Yeni Binalarımızın Boya İşileri için Alım Yapılacaktır.
14/08/2015
Türkiye’de Boya Sektörünün Genel Durumu
Türk boya Türkiye bugün, Avrupa’nın 6’ıncı büyük boya üreticisi konumunda. Sektörün toplam üretim kapasitesi, yılda yaklaşık 800.000 bin ton/yıl. Türk boya sanayisinin bu ölçek içinde dünya pazarlarından aldığı pay ise yüzde 1,5-2 civarında. Türk boya sektörünün mevcut kurulu kapasitesinin kullanım alanlarına göre dağılımı ise şöyle: İnşaat boya ve vernikleri yüzde 59, ahşap mobilya boyaları yüzde 12, tiner ve mevcut incelticiler yüzde 10, otomotiv boyaları yüzde 6, metal boya ve vernikler yüzde 5, toz boya yüzde 4 ve diğer boyalar yaklaşık yüzde 4.
Boya sektörünün mevcut toplam kapasitesinin yaklaşık yüzde 60’ını inşaat boyalarının oluşturması, genel olarak bakıldığında inşaat ile entegre bir yapı oluşturuyor. Bu nedenle boya üretiminde konjektürel/ mevsimlik dalgalanmalar oluşuyor. Üretim ve tüketim miktarı inşaat sektörünün yoğunluk kazandığı yaz döneminde önemli miktarda artıyor. Boya sektörü, inşaat dışında otomotiv, mobilya, deri, cam, seramik, tekstil, basım sektörlerine temel girdi sağlıyor.
İnşaat sektöründe büyük ölçüde kullanılan dekoratif amaçlı boya üretim kapasitesinin yüzde 61’i su bazlı boyalara, yüzde 39’u ise solvent bazlı boyalara ait. Son dönemde su bazlı boyaların üretiminde artış, solvent bazlı boya üretiminde ise düşüş sürüyor.
Sektörde yerli hammadde kullanım oranı ürün ve teknoloji bazında değişim gösteriyor. Bu oranların ürün cinsine bağlı olarak yüzde 30-70 arasında değişim gösterdiği tahmin ediliyor. Ancak genel bir ortalama için ağırlık bazında ithal/yerli hammadde oranı 60/40 olarak hesaplanıyor. Genel anlamda Türk boya sanayisi üretim açısından dışa bağımlı durumda. Hammadde özellikle pigment ithalatı üretim artışına bağlı olarak sürekli artıyor.
Son yıllarda kentleşme ve çevre kültürünün artmasıyla, inşaat ve dış cephe boyalarında talep sürekli bir artış trendi gösteriyor. Türkiye’de 2006 itibarı ile kişi başına boya tüketimi yaklaşık 7 kilogram civarında. Bu miktar ABD’de 22 kilogram, Japonya’da 17 kilogram, Almanya 15 kilogram ve Yunanistan’da 12 kg düzeyinde. Türkiye’de bu oranın hayli düşük olduğu görülüyor.